Öğretmenler Olmadan Bir Daha Asla!

Kategori : Eğitim Dünyası

Bir önceki yazımda, son yirmi yılda öğretmenlerin sendikal mücadelelerinden örnekler vermiştim. Bu örneklerden birisi Şili’dendi. Şili’de 2010 ve sonrasında öğretmenlik mesleğini ve sorumluluklarını yeniden tanımlayan Ulusal Eğitim Politikası’na (National Teaching Policy) karşı çıkış, öğretmenlerin aynı zamanda bu politikada hükümetle birlikte hareket eden sendika yönetimine karşı da örgütlenmesiyle, ve nihayet 2016’da sendika yönetimini almalarıyla sonuçlanıyor. Bahsi geçen sendikal mühalefetin başını çeken Öğretmenler Sendikası Yönetim Kurulu üyeleri ve bölge liderleri tarafından 21 Aralık 2014’te kaleme alınan ve takip eden öğretmen grevlerinin, kazanımlarının da zeminini hazırlayan tarihi bildirinin başlığını bu yazının başlığında bulabilirsiniz. Bildirinin tam metnini bugün Türkiye’de yürütülen ya da yürütülmesi elzem olan öğretmen mücadelesine ilham verme ihtimaliyle buraya koymak istedim.

Öğretmenler Olmadan Bir Daha Asla!

Sayın Müdür (okul müdürleri ya da yerel sendika yöneticilerine sesleniyor),

Öğretmenlere güvensizlik ve küçümsemeyle bakılmasına neden olan bitmek bilmez önyargılar ve eğitim sistemimizde yolunda gitmeyen her şeyden öğretmenleri sorumlu tutan peşin hükümlü düşünceler, tarihsel bir bozgunla karşı karşıya.

Son haftalardaki kitlesel eylemler gösterdi ki, Şili’li eğitimciler hiçe sayılmak istenen bir değeri, meslek haysiyetini halen dimdik ayakta tutmakta. Sergilenen haklı ve sağlıklı öfke, parayla ya da idari yaptırımlarla devre dışı bırakılamayacak değerlere sahip bir mesleğin mensubu olma hissinin kıymetini yeniden öğretti.

Binlerce öğretmenin yaygın ayaklanması, kalbi her gün dünyanın bu en güzel mesleğiyle birlikte atmayanların tam olarak kavrayamayacağı bir unsura sahipti: Bizler, onlarca yıldır pazarlık konusu edilen meşru taleplerimizi dile getirmekle kalmadık, daha ötesi, bir ulus olmanın temelinde yer alan ve konusu insan yetiştirmek olan mesleğimize saygı gösterilmesini de savunduk. Çünkü bizler, bir ülkenin sahip olabileceği en değerli varlığıyla, yani çocuklarla her gün çalışan insanlarız.

Pedagoji icra etmek bir sevgi eylemidir ve aynı zamanda bir direniş ve mücadele eylemidir. Biliyoruz ki hak ettiklerimiz için mücadele etmeden hiçbir şey bize bahşedilmedi. Ve bugün, çağımızı aşacak bu destansı sürecin ortasında, tüm zorluklara, kötü muameleye, hakarete, baskıya ve yanlış anlaşılmaya rağmen sağlıklı, onurlu ve gerçek bir zafer kazandığımızı gururla söyleyebiliriz.

Sonuç çok net. İstediğimiz ve hak ettiğimiz her şeyi elde edemedik. Ancak hükümetin bugün sunduğu teklif, bulunduğu yeri hak etmeyen bir sendika başkanına telefon üzerinden ve bencilce dikte edilmek istenen o iki maddelik utanç verici dayatmadan fazlasıdır. Elde edilen kazanım, başından beri söylemekte olduğumuz bir gerçeği kanıtlamaktadır: Daha fazlası mümkündü.

Ancak kısa vadeli taleplerin ötesinde, bu hareketin en büyük kazanımı, tabanda gerçek bir uyanışın yaşanmasıdır. Her yerellikte gerçek bir birlik sağlandı, “MESLEKTAŞ” kelimesi yeniden anlam kazandı. Ortaya çıkan bu hareket güçlüdür, çünkü itibar bir kez geri kazanıldığında, artık hiçbir şey eskisi gibi kalmaz.

Ama hâlâ kat etmemiz gereken uzun bir yol var.

En önemlisi, meslektaşlarımızla birlik içinde kalmanın önemi konusunda birbirimizi ikna etmeliyiz, çünkü önümüzdeki süreçte bizi başarıya ulaştıracak tek güvence budur. Evet, örgütlenmede ciddi eksikliklerimiz olduğu açığa çıktı. Ancak sözkonusu Sendika, haklarımız ve ilkelerimiz için mücadele ederken elimizdeki en güçlü araç olmaya devam ediyor. Ve onu hem kişisel çıkarları için manipüle edenlerden hem de dışarıdan bölüp yok etmek isteyenlerden korumalıyız.

Sendikamızın içinde olduğu bu kötü hal ilelebet böyle süremez. Örgütümüzü sağlamlaştırmak için hareketi yükseltmemiz gerektiğini anlamalıyız. Hem öğretmenlerin çıkarlarını hem de gerçek anlamda demokratik bir sistemin ilk adımı olan eksiksiz eğitim hakkını savunmak için ihtiyacımız olan, böyle güçlü bir meslek örgütüdür.

Öğretmenler Sendikası, yalnızca öğretmenler için var olmalıdır. Siyasi partilerin veya hükümetlerin bir aracı olmamalıdır. Ona, gerçek sahiplerinin ruhunu sadakatle yansıtan bir yapı olarak ihtiyacımız var.

Öyle bir sendikamız olmalı ki, hiçbir yöneticisi, üyelerini polis zoruyla tahliye ettirme hakkına sahip olduğuna inanmamalı. Sendikanın mekanları öğretmenlerindir, onların varlığıyla ayakta durmaktadır ve onların evidir.

Öyle bir sendikal örgütlenme kurmalıyız ki, ne düşündüğüne, neye inandığına veya hangi görüşü savunduğuna bakılmaksızın merkezinde her bir meslektaşa mutlak saygı olsun,

Öyle bir sendika istiyoruz ki, yalan ve manipülasyon onun çalışma yöntemleri olmaktan tamamen çıkarılsın. Herhangi bir yönetici, bizleri temsil edecek kişilere yaraşır onurlu duruştan uzaklaştığında, verilen yetkinin geri alınmasını sağlayacak mekanizmalar oluşturulsun. Kısacası, temsil ettiklerinin yüzünü yere eğen değil, onları onurlandıran yöneticileri hak ediyoruz.

Öğretmenlik mesleğinin haysiyetini savunan bu hareket, flamalarını dalgalandırarak bir aşamayı tamamlıyor. Bu, azimle yürütülen bir mücadelenin sonunda, görevini yerine getirmiş olmanın onurlu tatminini yaşadığımız bir andır.

Beş Maddelik Talepler kapsamında elde ettiğimiz kazanımlar, bize hileli ve kötü niyetli bir şekilde, bir “telefon görüşmesiyle” dayatılmak istenen o iki sefil teklifi fazlasıyla aşmıştır. Ama her şeyden önemlisi, bu şanlı mücadele, bundan böyle eğitimle ilgili hiçbir karar sürecinin bizsiz ilerleyemeyeceğini net bir şekilde ortaya koymuştur: Öğretmenler olmadan bir daha asla!

Şimdi her bölge meclisimiz kendi kararlarını vermelidir. İş bırakma kararı alma yetkisi bu meclislerin tasarrufundadır. Ve bu süreçte en büyük değerimiz olan meslektaşlar arası birlik ve kardeşliği koruyarak hareket edilmelidir; çünkü biz aynı dava için, öğretmenlik mesleğinin onuru için mücadele ediyoruz. Her durumda, aktif bir eylemlilik halinde kalınmalıdır. Meclisler greve ilişkin taktiksel bir geri çekilme kararı alsa dahi, yine de aktif, ihtiyatlı, birlik halinde ve tetikte kalmaya devam edeceğimiz anlaşılmalıdır. Böylesi bir karar eylemliliklere son verileceği şeklinde değil, yalnızca eylem stratejisinde bir değişiklik olarak yorumlanmalıdır.

Başka mücadeleler bizi bekliyor. Öğretmenlik Meslek Yasası ve eğitim kurumları üzerindeki yetkinin yerel yönetimlerden alınarak merkezi teşkilatlanmaya geçilmesi konuları gündeme geliyor. Şimdiden uyarıyoruz ki, bu yasalar ve gelecekteki tüm düzenlemeler, ancak bizim görüşümüz dikkate alındığında meşruiyet ve geçerlilik kazanacaktır.

Öğretmenlerin geride bırakmakta olduğumuz yıla damga vuran mücadelesi, önümüzde yaşanacak süreçleri etkileyecektir. Geleceğimiz, Şilili öğretmenlerin elindedir.

Ücret kesintisi tehditlerine, işten çıkarmalara ve baskılara aldırmadan elini taşın altına koyan, sokakları, meydanları, yolları, köprüleri ve kamu binalarını dolduran tüm öğretmenlere içten ve kardeşçe selamlarımızı gönderiyoruz. Sosyal medyayı sallayan şarkıları, şiirleri, performansları ve koreografileriyle direnişin en yaratıcı, en zekice ve en neşeli örneklerini veren öğretmenlere selam olsun.

Çeşitli nedenlerle eylemlere katılmayan meslektaşlarımıza da selamlarımızı iletiyoruz. Korku ya da bilinç eksikliği onları bize katılmaktan alıkoymuş olabilir. Ama her şeye rağmen, onlar da bizim meslektaşlarımızdır. Umarız bu süreç onlar için de bir öğrenme ve bilinçlenme fırsatı olmuştur.

Bizi bekleyen daha büyük kavgalar var. Meslek örgütümüzü acilen o günlere hazır hale getirmemiz gerek. Sendikamızı hem çalışan hem de emekli öğretmenlere olabildiğince yakın kılmalıyız. Sendikamızın hepimiz için var olduğunu hissedebilmeliyiz.

Daha demokratik, daha işlevsel, daha şeffaf, daha insancıl ve tümüyle öğretmenlere ait bir sendikal örgütlenme kurarak öğretmenlerin gücünü pekiştirme çağrısında bulunuyoruz. Şimdi en kapsamlı ortaklaşmayı sağlayarak hep birlikte örgütümüzü ayağa kaldırma ve onu köklerinden değiştirme zamanı!

Dario Vásquez, Genel Sekreter
Mario Aguilar, Genel Sekreter Yardımcısı
Francisco Seguel, Sayman Yardımcısı
Guido Reyes, Başkan Yardımcısı
● Gustavo Méndez, Yönetim Kurulu üyesi
Carlos Ojeda, Arica Bölge Başkanı
Francisco Martínez, Atacama Bölge Başkanı
● Alfonso Godoy, Valparaíso Bölge Başkanı
● Benjamin Araneda, Libertador Bernardo O’Higgins Bölge Başkanı
● Luis Davila, Tarapacá Bölge Sekreteri
Gloria Parra, Antofagasta Bölge Genel Sekreteri
● Hugo Rocha, Antofagasta Bölge Genel Sekreteri
Miguel Rivas, Antofagasta Bölge Başkan Yardımcısı
● Audito Saavedra, Araucanía Bölge Saymanı
● Roberto Barra, Araucanía Bölge Başkan Yardımcısı
Robinson Peña, Atacama Bölge Genel Sekreteri
● Bery De La Fuente, Metropolitan Bölge Saymanı
Carlos Díaz, Metropolitan Bölge Sekreter Yardımcısı
Clotilde Soto, Metropolitan Bölge Sayman Yardımcısı
● Zulema Vásquez, Libertador Bernardo O’Higgins Bölge Genel Sekreteri
● Jovita Bertin, Los Ríos Bölge Genel Sekreteri
● Carlos Hurtado, Los Lagos Bölge Genel Sekreteri
Hector Baeza, Bío Bío Bölge Yöneticisi
● Águeda Rivera, El Loa İl Başkanı
Oscar Abarca, San Antonio İl Başkanı
Jaime Avendaño, Colchagua İl Başkanı
Habnel Castillo, Malleco İl Başkanı
Mery Vergara, Melipilla İl Başkanı
Jorge Collao, El Loa İl Yöneticisi
● Patricio Escobar, Curicó İl Genel Sekreteri
Eugenio Jaramillo, Colchagua İl Yöneticisi
● Carlos Rodríguez, Copiapó İlçe Başkanı
● Rogelio Pizarro, Tierra Amarilla İlçe Başkanı
● Tomás Alvarado, Coquimbo İlçe Başkanı
● Mario Sánchez, La Serena İlçe Başkanı
Jorge Lindemann, Viña del Mar İlçe Başkanı
● María Cecilia Manríquez, Villa Alemana İlçe Başkanı
● Juana Manzo, Panquehue İlçe Başkanı
Patricia Muñoz, Independencia İlçe Başkanı
Carola Zúñiga, Lampa İlçe Başkanı
Yorma Alcaraz, Rancagua İlçe Başkanı
Nora Guzmán, Molina İlçe Başkanı
● Oscar San Martín, Concepción İlçe Başkanı
Aníbal Navarrete, Tomé İlçe Başkanı
Mercedes Lizama, Chiguayante İlçe Başkanı
Guido Durán, Coronel İlçe Başkanı
● Paola Paredes, San Pedro De La Paz İlçe Başkanı
Luis Sánchez, Penco İlçe Başkanı
Salomé Rebolledo, Hualpén İlçe Başkanı
● Pedro Martínez, Nacimiento İlçe Başkanı
Roberto Alonqueo, Vilcún İlçe Başkanı
● Manuel Albarran, Mulchén İlçe Başkanı
César Escobar, Galvarino İlçe Başkanı
Arturo Araneda, San José de La Mariquina İlçe Başkanı
Héctor Guzmán, Victoria İlçe Başkanı
María Jesús Becker, Pucón İlçe Başkanı
Rosa Peña, Independencia İlçe Sekreteri
● Irma Rojas, Independencia İlçe Başkan Yardımcısı
Myriam Sánchez, Independencia İlçe Yöneticisi
José Carrillo, Maule İlçe Sekreteri
● Alejandra Araya, San Joaquín İlçe Saymanı
Pedro Martínez, Nacimiento İlçe Başkanı
Nancy Reyes, Arauco İlçe Sekreteri
Pedro Aranda, Pac İlçe Sekreteri
Mario Ríos, Huechuraba Mesleki Konsey Başkanı
● René Aucapan, Eski Meslek Örgütü Yöneticisi
Rosa Peña, Independencia İlçe Sekreteri
Irma Rojas, Independencia İlçe Başkan Yardımcısı

Bu liste, Şili Öğretmenler Sendikası’nın ulusal, bölgesel, il ve ilçe düzeyindeki çeşitli yöneticilerini içermektedir.
Çeviride yardımcı olan Göksun Özhan’a yürekten teşekkür. Metnin İspanyolca orijinali şu adreste bulunabilir: https://www.elmostrador.cl/noticias/opinion/2014/12/21/nunca-mas-sin-los-profesores/

Paylaş:

Bir yorum yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.
You need to agree with the terms to proceed

Peter Sayer: İngilizce Gerçekten Kapıları Açar Mı?
Laikliği Kazanacağız 10-16 Mart 2025