Öğretmen Atamaları ve Mülakat Mağduru Öğretmenler

Kategori : Güncel

Türkiye’de neoliberal politikaların uygulanmaya konması ile birlikte Kamu Personel rejiminde başlayan dönüşüm özellikle de AKP iktidarı ile birlikte Devlet memuru atamalarında devletçilik, halkçılık ilkelerinden hızla uzaklaşılarak adeta çökme noktasına gelmiştir. AKP iktidarının inşa ettiği kamu personel rejiminde sözleşmeli, esnek, güvencesiz, kısa dönemli çalışma biçimleri yaygın hale getirilmiştir. Diğer taraftan kamuya personel alımlarında öne çıkan eğitim, liyakat, alanda uzmanlık gibi nesnel ölçütler ve kriterler ortadan kaldırılmış, onların yerini devletin değil iktidarın memurluğunu yapma, iktidar destekçisi olma gibi çıkara dayalı kriterler almıştır. Oysaki devlet memurluğuna görevlendirmede ölçütler tarafsız olmalı, liyakata dayanmalı, halkın yararını ve ona eşit hizmet götürmeyi hedeflemeli, kayırma ve çıkar ilişkilerine yer verilmemeli; mesleğin gerektirdiği eğitimi almış, gerekli niteliklere sahip olan herkese atanma için eşit hak ve şartlar sunmalıdır. Bu bağlamda bu dönemde yapılan tüm düzenlemeler Öğretmenlik Meslek Kanunu, Maarif Müfredatının uygulanmaya konması, öğretmen atamaları vb. birbirinden bağımsız değil, iktidarın kurduğu yeni kamusal düzenin ve yeni toplumun inşasının bir parçasıdır.

Öğretmen atamaları hem çalışma biçimi hem de atama biçimi olarak bu dönüşümün en net görüldüğü alan haline gelmiştir. Herhangi bir plan yapılmaksızın açılan eğitim fakülteleri ve pedagojik formasyon programları sonucu 2002 yılında, 68 bin olan atanmayan öğretmen sayısı bugün 1 milyona yaklaşmış durumdadır (2024 KPSS’de öğretmen olmak için Eğitim Bilimleri sınavına ise 475 bin 140 kişi girdi). Bu durum öğretmen emeğini değersizleştirmede en önemli rolü oynamaktadır. Yedek işgücü ordusu haline getirilmiş öğretmenler yeterli sayıda atama yapılmadığından hizmet sektöründe kuryelik, zincir marketlerde kasiyerlik gibi ucuz işgücü haline getirilmektedir.

Atamalarda da öğretmenler çeşitli yollarla mağdur edilmekte, haksızlıklara uğratılmaktadır. Nitekim 2023 yılı öğretmen atamaları 2024 Kasım ayına kadar geciktirilmiş ve bu süreçteki haksızlık ve belirsizlikler atama bekleyen öğretmenlerin psikolojik olarak da yıpranmasına yol açmış, öğretmenleri intihar etmeyi düşünecek noktaya getirmiştir. Atama için verilen 20 bin kontenjan için KPSS sonuçlarına göre yapılan sıralamalarda atama kontenjanı içinde olan öğretmenler mülakat sonuçları ile tekrar bir belirsizliğin içine itilmişlerdir. Kontenjan 20 bin olmasına rağmen mülakata 60 bin öğretmenin çağrılması, daha mülakatlar yapılmadan yaşanılacak adaletsizliklerin ve mağduriyetin işareti olmuştur. Farklı branşlara verilen atama kontenjan sayılarına göre KPSS sıralaması ile o kontenjanlar içinde olan adayların puanları birbirine çok yakın olduğundan mülakatta yapılan en küçük bir “eşitsizlik” bu sıralamalarda büyük oynamalara yol açmıştır. Nitekim farklı illerde kurulan 245 mülakat komisyonu tarafından yapılan farklı değerlendirmeler ve verilen puanlarla yeni oluşan sıralamalar haksızlıklara neden olmuştur.

Mülakat Mağduru Öğretmenler Anlatıyor

Mülakat mağduru olan öğretmenlere atama sürecinin nasıl işlediğini sorduğumuzda bize yaşadıklarını şöyle özetlediler:

Kamuya öğretmen istihdamında mülakat ya da resmi adıyla sözlü sınav, 27 Temmuz 2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 668 sayılı KHK ile hayatımıza girdi. KHK’de “Sözleşmeli öğretmenler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48’inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmen kadrosuna atanabilmek için aranan özel şartları taşıyanlardan Kamu Personel Seçme Sınavı puan sırasına konulmak kaydıyla alım yapılacak her bir pozisyonun üç katına kadar aday arasından Bakanlık tarafından yapılacak sözlü sınav başarı sırasına göre atanır” ifadeleri kullanıldı.

Öğretmen atamalarında ilk mülakat yine 2016 yılında uygulandı, Yusuf Tekin’in MEB Müsteşarı ve mülakatın fikir babası olduğu dönemde yapılan mülakatlarda binlerce öğretmenin atanma hakkı elinden alındı. O gün müsteşarlık görevinde bulunan Yusuf Tekin bu durumu “mülakatın doğası gereği” diyerek aklamaya çalıştı.

Ağustos 2016’dan Yusuf Tekin’in müsteşarlık görevinin bittiği Temmuz 2018 tarihine kadar yapılan mülakatlarda aralarında KPSS birincilerinin de olduğu binlerce öğretmen elendi, bu travmayı kaldıramayan kimi öğretmen intihar etti. 2018’den 2024’e kadar yapılan atamalardaki mülakatlarda ise her adaya KPSS puanı tam sayıya yuvarlanararak mülakat puanı verildi ve hiçbir adayın KPSS sıralaması değişmedi.

Mülakat meselesi seçim meydanlarına da taşındı, 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu mülakatı kaldırma sözü verdikten sonra aynı sözü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da verdi. Seçim dönemi geçtikten sonra ise verilen sözler unutuldu, yeni kurulan kabinede geçmiş mülakat uygulamalarıyla ünlü Yusuf Tekin Milli Eğitim Bakanı olarak atandı. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin 11 Eylül 2023 tarihinde “bundan sonra mülakatları mülakat gibi yapacağız” açıklamasında bulundu ve biz atama bekleyen yüzbinlerce öğretmenin umudu yerini endişeye bıraktı.

9 Mayıs 2024’de 20.000 öğretmen ataması yapılacağı açıklandı ve 14 Mayıs 2024’te Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik ile atamalarda %50 KPSS puanı %50 mülakat puanı etkili olacağı resmileşti. Bir grup öğretmen ve eğitim sendikaları bu yönetmeliği Danıştay’a taşıdı. Danıştay yürütmeyi durdurma talebini reddetti, esas karar ise henüz çıkmadı.

Mülakatlar 20 şehirde 245 komisyon tarafından 2 Temmuz – 10 Ağustos tarihleri arasında yapıldı. 19 Eylül’de birkaç dakikalığına mülakat sonuç ekranı açıldı ve sonrasında kapandı. 25 Ekim’de ise mülakat sonuçları resmi olarak açıklandı. Gördük ki komisyonlar arası standart tutturulamamış, değerlendirmeler yayınlanan sözlü sınav rehberine göre yapılmamış, komisyonlar adaylara blok puanlar vermiş. Erzurum, İzmir gibi şehirlerde mülakata giren her adaya en az 3-4 puan verilirken, İstanbul, Bursa bi şehirlerde her adaya KPSS puanına yakın puanlar verildiği görülüyor. 0,001 puanın bile yüzlerce kişinin sırasını değiştirdiği bir sistemde, fazladan verilen 3-4 puanlar tüm sıralamaları alt üst etmiştir. 14 Kasım’da yeni sıralamaların açıklanmasıyla bu facia resmileşmiştir. Bakan Tekin’e göre 1100, MEB Personel Genel Müdürü Bülent Çiftçi’ye göre ise 2200 öğretmen mülakat sonrası kontenjan dışına çıkarılarak atanma hakkı elinden alındı. 14 Kasım günü TBMM’de 4 öğretmen AKP vekili aracılığıyla Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz ile görüşmüş ve Yılmaz “Bazı komisyonlar bonkör, bazı komisyonlar cimri davranmış. İşin içinden nasıl çıkacağımızı bilmiyoruz.” itirafında bulunmuştur.

Biz mülakat mağduru öğretmenler olarak, KPSS sıralaması yeterli olmasına rağmen mülakat ile kontenjan dışı bırakılan kişi sayısı kadar ek kontenjan açılmasını ve atamaların KPSS sıralamasına göre yapılmasını talep ediyoruz. Görüşüğümüz AKP’li ve MHP’li isimler de ortaya çıkan tablonun adaletsizlik olduğunu kabul ederken çözüm için ise bir adımda bulunmamaktadırlar. Bakanlık tarafı ise bize ek kontenjan için kanun gerektiğini ifade ederken, çözüm için ise yargı yolunu işaret ediyor.”

Mülakat mağduru öğretmenler kendilerine yapılan haksızlığı dile getirmek istediklerinde Anayasal hak olmasına rağmen eylem yapmalarına izin verilmemiş, bazı öğretmenler göz altına alınmış ve kendilerine çözüm önerisi sunulmamıştır. Oysa ki mülakat ile değişen sonuçlar iller arasında mülakat komisyonlarının verdiği eşitsiz puanları ortaya koymuştur. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin “Mülakat gibi mülakat yaptıklarını” söylemiş ve kimseye haksızlık yapılmadığını iddia etmiştir. Bakanın iddia ettiği gibi kişisel olarak hiçbir torpil yapılmamış olsa bile (ki buna inanmak mümkün değildir çünkü mülakatın iktidarın kendi memurunu seçmek için kullandığı bir araç olduğu daha önce de defalarca kanıtlanmıştır) farklı illerde kurulan mülakat komisyonlarının puanlamaları arasındaki eşitsizlikler bu sonuçları şaibeli, güvenilmez kılmaya yeterlidir. Komisyonlar arası puan farklılıklarını açıklayacak bilimsel ölçütler, somut veriler söz konusu değildir, verilen puanlar tamamen kişiseldir. Nitekim hak arama sürecine devam eden öğretmenlerin kendi durumlarına dair verdikleri örneklerde değişen puan ve sıralamaları ortaya koymaktadır:

Ben Ersan Özmen, coğrafya öğretmeniyim. 2023 KPSS’de 80,70414 puan alarak 10.212 coğrafya öğretmeni arasında 261. oldum. Yapılacak 20.000 atamada coğrafya branşına 285 kontenjan ayrıldı ve atanmaya hak kazandım. 1 Ağustos’ta İstanbul Siyavuşpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde mülakata girdim. Mülakatta 3 soruya da doğru ve net cevaplar verdim, mülakatta ise bana KPSS puanıma sadece 0,29586 puan eklenerek 81 puan verildi. 261 olan sıralamam 453’e geriletildi ve atanma hakkım elimden alındı.

Adım Burcu Ervan 2023 KPSS’de Okul Öncesi Öğretmenliği alanında 80,9652 puan alarak 53.335 kişi arasında 415. oldum. Mülakata 13 Temmuz’da İstanbul Siyavuşpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde girdim. 3 soruya da doğru cevap verdim. Mülakat komisyon üyelerinden kendimi ne kadar güzel geliştirdiğime yönelik geri dönüşler aldım. Ancak KPSS puanımın üzerine 0,035 puan eklenerek 81 puan verildi. Bu da 903 kişi alınacak alanımda beni 1151. sıraya düşürdü. KPSS sıralamam ile %1’lik dilime girmişken mülakat ile atama hakkım elimden alındı.

İsmim Fatma Rümeysa Taşdelen, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeniyim. 2023 KPSS’de 80,31002 puan alarak 55.720 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni arasında 1526. oldum. Yapılacak 20.000 atamada Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi branşına 1594 kontenjan ayrıldı ve atanmaya hak kazandım. 9 Temmuz 2024 tarihinde Kayseri’de mülakata girdim. Mülakatta 3 soruya da doğru ve net cevaplar verdim, mülakatta ise bana KPSS puanıma 2,3 puan eklenerek 82,666 puan verildi. Fakat bazı illerde, kontenjan içi veya kontenjan dışı fark etmeksizin, adaylara +5 +10 puanlar verilmesi sebebiyle bu puan benim için yeterli olmadı bunun sonucunda da 1526 olan sıralamam 1805’e geriletildi ve atanma hakkım elimden alındı.

Ben Merve Soysal. 2023 yılında Fırat Üniversitesi Okul öncesi Öğretmenliği bölümünü fakülte ve bölüm birincisi olarak tamamladım. 2023 yılında girdiğim KPSS’de 53.335 aday arasından 838.oldum. 13 Temmuz’da Diyarbakır’da mülakata girdim. Genel olarak yüksek verilen Diyarbakır’da cimri komisyona denk gelmiştim. KPSS puanım 79.94 iken mülakatta 0,72 puan eklenerek 80.66 puan verildi. Ancak diğer illerde o kadar yüksek puanlar verilmişti ki 838 olan sıralamam mülakat sonrasında 1528’e geriledi ve 903 kişilik kontenjanın dışında bırakıldım.

Adım Sevilay Karakuş, branşım Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik. 2023 KPSS’de 81.06 puan alarak 24.261 kişi içerisinden 1212. oldum. 20.000 atamada branşıma verilen kontenjan ise 1597. Ben kontenjan içine girerek atanmaya hak kazanmıştım. Mülakata ise Balıkesir’de girdim. Mülakatta KPSS puanıma 1,6 puan eklenerek 82,66 verildi ve sıralamam 1706’ya gerileyerek kontenjan dışı bırakıldım.

Ben Zeynep Canan Sevim, Müzik öğretmeniyim. 2023 KPSS’de 68,1 puan aldım ve branşımda 540. oldum. Mülakata Gaziantep’te girdim ve mülakatta KPSS puanımdan 0,1 puan kırılarak 68 puan verildi. Mülakat sonrası sıralamam 690’a geriledi ve kontenjan dışında bırakıldım.

Biz mülakat mağduru tüm öğretmenler adına, KPSS sıralaması yeterli olmasına rağmen mülakat ile kontenjan dışı bırakılan kişi sayısı kadar ek kontenjan açılmasını ve atamaların da KPSS sıralamasına göre yapılmasını talep ediyoruz.”

Mülakat nesnel ve tarafsız bir değerlendirme biçimi değildir. Bu nedenle de liyakat sahibi kişilerin seçilmesinin önüne bir engel olarak çıkmaktadır çünkü öğretmen atamalarında mülakatın uygulanma biçimi bilimsel ve adaletli değildir. Mülakatın uygulanmasında seçilecek kişileri aynı nesnel ölçütlerle, aynı kişilerden oluşan komisyonun değerlendirmesi esastır. Ancak öğretmen atamalarında bunun uygulanması mümkün değildir, farklı komisyonlarda farklı sorular sorulması eşit değerlendirme ilkesine de aykırıdır. Bu kadar büyük ölçekli atamalarda bilimsel, nesnel, somut ölçütlere dayalı, herkesin eşit olarak değerlendirildiği sınavlar esas alınmalıdır. Farklı yerlerde kurulan ve içinde farklı kişilerin yer aldığı komisyonlardan oluşan mülakat komitelerinin eşit değerlendirme yapmasının mümkün olmadığı sözlü sınav sonuçlarıyla da ortaya çıkmıştır.
Mülakat bu iktidar döneminde itaat eden, boyun eğen, biat eden kendi memurunu ve öğretmenini seçme aracı olarak kullanılmaktadır. Bu uygulama devlet memurluğuna atanmada eşitlik ilkesine, tarafsız değerlendirilmeye, liyakat şartına aykırıdır. Bu nedenle mülakatla mağdur edilen öğretmenlerin uğradığı haksızlıklar giderilmeli ve KPSS sonuçları esas alınarak ihtiyaç duyulan öğretmen sayısı kadar kadrolu atama yapılmalıdır.

Paylaş:
Etiketler : Mülaka Sonuçları, Nurcan Korkmaz, öğretmen atamaları, öğretmen KPSS puanları, öğretmen mülakatları, Öğretmen mülakatlarından yaşanan haksızlıklar

Bir yorum yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.
You need to agree with the terms to proceed

Öğretmenlik İhtisas Mesleğidir 16-22 Aralık 2024
Eğitim Akademisi Kuruluyor 23-29 Aralık Haftası